Osman Hamdi Bey ile evlenmesinin ardından Naile ismini alan Marie Palyart, sanatçının ikinci eşidir. 1863’te Fransa’da doğmasının ve annesi Germaine Palyart’ın da İstanbul’da yaşamış olmasının dışında hakkında çok az şey bilinir. Osman Hamdi Bey’den Leyla (1880-1950), Edhem (1882-1957) ve Nazlı (1893-1958) adlarında üç çocuğu olmuştur. Eşinin 1910’daki ölümünden sonra da İstanbul’da yaşamaya devam eden Naile Hanım, 1930’larda Paris’te kızı Nazlı’nın yanında kalmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında İstanbul’a dönmüş, 21 Eylül 1943’te vefat ederek, Feriköy’deki Latin Katolik Mezarlığı’na defnedilmiştir.
Osman Hamdi Bey aile fertlerinin portrelerini sıklıkla yapmıştır. Bunlar arasında karşımıza en çok Naile Hanım’a ait portreler çıkmaktadır. Naile Hanım’ın sağ veya sol profilden, önden ya da arkadan, farklı kıyafetler içerisinde, değişik yaşlarda betimlendiği bu portrelerin genel hatları birbirlerine benzerlik göstermektedir. Ancak Sakıp Sabancı Müzesi Koleksiyonu’nda bulunan Naile Hanım Portresi, figürün etrafında kullanılan altın yaldızla ayrışmaktadır. Sol profilden resmedilen figürün giysisi ve başındaki siyah örtü, yüzün durağan ifadesinin tersine hareketli fırça darbeleriyle gerçekleştirilmiştir. Tuvalin yarısını kaplayan yoğun siyah renk kullanımıyla resmin geri kalanındaki altın yaldızın arasında belirgin bir kontrast oluşmuştur.
Portreyi çevreleyen altın yaldız, Antik Mısır’dan başlayarak, İslam sanatında, Ortaçağ Avrupa’sında ve erken Rönesans’ta daima kutsal kişilerle ilişkilendirilmiş olan bir renktir. Türk sanatında kadın temasını tuval resminde ilk ele alan sanatçılardan olan Osman Hamdi Bey, Bizans ikonalarında figürlerin tanrısallığını vurgulamak için uygulanan altın yaldız fonu, eşi Naile Hanım’ın portresinde kullanmıştır.