Derin bir simgeselliğe sahip bu yapıt, René Magritte'e (1898-1967) apaçık bir gönderme yapar. İki zemin renginin, birbirine kavuştuğu noktada Yin ve Yang simgelerini kullanan Dalí, bir yandan da erotik bir içeriğe açıkça gönderme yapmaktadır. Boşlukla doldurulmuş bu kesik siluetler Marcel Duchamp'ın (1887-1968) çalışmalarında da olduğu gibi sürrealist birçok çalışmada göze çarpar. Bunlardan biri de André Breton'un Paris'teki Galérie Gradiva için Duchamp'a ısmarladığı, sonsuz birliktelikte buluşmuş bir çift âşığın siluetinden oluşan bir kapı tasarımıdır. Max Ernst'in (1891-1976) çalışmalarında, özellikle kolaj denemelerinde de aynı temaya rastlanır. Bu bağlamda Dalí’nin, yine 1936'da yapılmış olan, Başları bulutlarla dolu çift adlı çalışmasını da anımsamak gerekir; bu yapıtta Dalí ve Gala'nın gövdelerinin üst kısmının silueti tıpkı Jean-François Millet'in (1814-1875) Angelus'undaki (1857-1859) gibidir. Yapıtın adındaki hayalciliğe ya da fantezi peşindekilere göndermeler yapan kelime oyununu gözden kaçırmamak gerekir. Dalí yapıtlarının adlarına ve bu adların anlambilimsel olarak sergileyebileceği küçük oyunlara çok meraklıydı; bazı durumlarda bir yapıtın en önemli özelliğinin adı olabileceğini söylediği bilinir.
