21 Aralık 2022
Sanat Yapıtlarının Hayatiyeti: Çardakkuşları, Bitki Piramitleri ve Mikroçipler
Sanat Yapıtlarının Hayatiyeti: Çardakkuşları, Bitki Piramitleri ve Mikroçipler
Konferansa katılım bağlantısı 🔗
1960’lardan günümüze ekolojik sanatın öncülerinden Agnes Denes’in Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleşen Yaşayan Piramit sergisi, sanatçının pratiğine ışık tutan bir dizi etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Dünyadaki varlığımızın bir metaforu olarak doğayla ilişkimizi canlandıran Yaşayan Piramit isimli yerleştirmesi, 1969'da kaleme aldığı Manifesto ile birlikte SSM’nin bahçesinde sergilenirken; sergiye eşlik eden “Yaşayan Piramit Konuşmaları” başlıklı program onun nazik, güçlü, kapsayıcı ve ilham verici sanatsal pratiğini mercek altına alıyor.
1960’lardan günümüze ekolojik sanatın öncülerinden Agnes Denes’in Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleşen Yaşayan Piramit sergisi, sanatçının pratiğine ışık tutan bir dizi etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Dünyadaki varlığımızın bir metaforu olarak doğayla ilişkimizi canlandıran Yaşayan Piramit isimli yerleştirmesi, 1969'da kaleme aldığı Manifesto ile birlikte SSM’nin bahçesinde sergilenirken; sergiye eşlik eden “Yaşayan Piramit Konuşmaları” başlıklı program onun nazik, güçlü, kapsayıcı ve ilham verici sanatsal pratiğini mercek altına alıyor.
Pratt Enstitüsü'nde mimarlık, kent ve doğa felsefesi üzerine dersler veren, Parsons Tasarım Okulu'nda tasarım stüdyoları yöneten mimar ve kuramcı Gökhan Kodalak program kapsamında çevrimiçi bir konuşma yapacak. 21 Aralık saat 17.00’de gerçekleşecek olan “Sanat Yapıtlarının Hayatiyeti: Çardakkuşları, Bitki Piramitleri ve Mikroçipler” başlıklı konuşma, hayatiyeti evreni ortadan ikiye yaran ayrıştırıcı bir nitelik olarak değil de evrendeki tüm varoluş biçimlerine içkin, dağıtık bir süreklilik olarak tanımlamanın imkânlarına odaklanacak. Evreni ortadan ikiye yaran hâkim dünya görüşü, bir yana canlı varlıkları öte yana cansız varlıkları yerleştiriyor. Evreni yaşayanlar ve yaşamayanlar, kendilerine özgü hayatiyete sahip olanlar ve olmayanlar, etken özneler ve edilgen nesneler diye ikiye ayırıyor. Aristo’dan İbn-i Sina’ya, Linnaeus’tan Kant’a, Heidegger’den güncel bilimsel taksonomilere dek uzanan binlerce yıllık bir kuramsal altyapıya sahip bu hiyerarşik anlatı; bir tarafa bitki, hayvan, insan gibi karbon-bazlı organizmaları yerleştiriyor, diğer tarafa geriye kalan her şeyi: taşları, toprakları, okyanusları, hortumları, gezegenleri, teknolojik objeleri, binaları, sanat yapıtlarını. Bugün geçerli tüm yasal ve politik sistemlerimizi, baskın etik ve estetik yaklaşımlarımızı, sayısız gündelik davranış örüntülerimizi bu yarılma ön kabulü üzerine inşa etmiş bulunuyoruz. Konuşma, “Cansız addettiğimiz jeolojik yapılanmalar, ekolojik örgütlenmeler ve teknolojik objeler aslında hayatın farklı tecellileri olarak kavranabilir mi? Sanat yapıtları ve mimari yapılar canlı olabilir mi?” sorularını ele alacak.
Önemli Bilgiler:
- Etkinlik, çevrimiçi gerçekleştirilecektir.
- Etkinliğe katılım bilgileri:
Zoom Meeting ID (Toplantı Kimliği): 990 9628 2787
Passcode: 109296
Multimedya
Diğer Etkinlikler