Sanat, Tarih ve Yaratıcılık Dolu Yarıyıl Tatili Sizi Bekliyor!
Sakıp Sabancı Müzesi Eğitim ve Öğrenme Programları olarak, yarıyıl tatiline özel hazırladığımız bu programla çocuklara sanat ve öğrenmeyi bir araya getiren benzersiz bir deneyim sunuyoruz. Program kapsamında mimarlık, robotik kodlama, sanat tarihi ve yenilikçi teknolojilerle şekillenen içerikler, çocukların yaratıcılığını harekete geçirirken kültürel miras farkındalığını temel bir rehber olarak benimsemektedir.
Bu yılın ilk etkinlikleri, müzenin zengin koleksiyonları, eşsiz arşivleri ve Georg Baselitz: Son On Yıl sergisinin ilham verici dünyasından besleniyor. Çocuklar, geçmişle bugün arasında köprüler kurarak sadece öğrenmekle kalmıyor, aynı zamanda hayal güçlerini genişletme ve kendi yaratıcı yöntemlerini geliştirme fırsatı buluyorlar.
18 ay – 4 yaş grubundaki çocuklar ve aileleri için düzenlenen Pusetli Aileler atölyeleri, SSM Öğrenme Programları’nın vazgeçilmez etkinliklerinden biri olarak, renkler ve şekillerle dokunsal bağ kurmayı sağlayan duyusal oyunlar ve boyama istasyonlarıyla çocukları eğlenceli ve öğretici bir yolculuğa davet ediyor.
Georg Baselitz’in eserlerinden ilhamla, farklı yaş gruplarına hitap eden atölyeler, çocuklara sanatın dönüştürücü gücüyle tanışma ve kendi hayal dünyalarını şekillendirme fırsatı sunuyor. Halk Dansının Sonu, Sonu eserinden yola çıkarak tasarlanan Dansımın İzleri atölyesi, çocuklara halk danslarının ritimleri eşliğinde, baskı sanatıyla kendi özgün desenlerini yaratma olanağı tanıyor. Tuvalimdeki Geyik atölyesi ise Baselitz’in yan yana sergilenen geyik resimlerinden ilhamla, çocukları çeşitli baskı ve boyama teknikleriyle kendi hikâyelerini yaratmaya ve sanatsal ifadelerini keşfetmeye davet ediyor. Katılımcılar, her adımda farklı bir teknik öğrenerek kendi mini kitaplarını tasarlıyorlar.
Tepetaklak Bir Dünya atölyesi, çocukların Baselitz’in baş aşağı eserlerinde saklı hikâyeleri keşfetmesine olanak tanıyor. Sanatçının özgün bakış açısını anlamaya odaklanan bu deneyim, sergi turuyla başlayıp çocukların kendi tersyüz edilmiş kil figürlerini yaratmalarıyla sona eriyor. Dünyaya Tersten Bakalım Mı? başlıklı bir diğer atölye ise, Baselitz’in büyük boyutlu resim ve heykellerindeki imgelerden yola çıkarak çocukların baş aşağı imgeleri ve hayvan figürlerini incelemelerini, ardından, farklı malzeme ve tekniklerle kendi özgün kompozisyonlarını oluşturmalarını teşvik ediyor.
SSM Öğrenme ekibi tarafından geliştirilen Georg Baselitz’ten İlhamla: Altüst Sanat ve Dünyayı Tersinden Görmek: Baselitz’in İzinde atölyeleri ise çocukları geniş yüzeylerde çizim ve boyama yaparak sanatçının dünyasını keşfetmeye davet ediyor. Katılımcılar, Baselitz’in eserlerindeki sıra dışı yaklaşımı anlamaya çalışırken, kendi yaratıcı çalışmalarını özgürce ifade etme imkânı buluyorlar. Bir diğer dikkat çekici etkinlik olan Hangi Yöne Baş Aşağı? başlıklı seramik atölyesi, çocukları Baselitz’in tersyüz edilmiş figürlerinden ilhamla polimer kil karolar üzerinde özgün desenler yaratmak üzere hayal güçlerini sınırsızca kullanmaya teşvik ediyor.
Kitap Sanatları ve Hat Koleksiyonu’ndan ilhamla hazırlanan Kaligrafik Hareketler atölyesi, çocuklara hat sanatının ritmik ve estetik yapısını tanıtarak kendi desenlerini yaratma fırsatı sunuyor.
Müzenin Emirgan Arşivi’nden esinlenerek hazırlanan mimarlık ve tasarım atölyeleri de dikkat çekiyor. Mobilya Tasarımı: Emirgan’ın Mobilyaları atölyesi, çocukları ergonomi ve kullanıcı deneyimini düşünerek ölçekli oturma birimleri tasarlamaya teşvik ederken, çevreyi gözlemleyerek tasarım sürecini deneyimlemelerini sağlıyor. Moda Tasarımı: Desenlerden Şapkaya atölyesi ise çocukların Emirgan’da desen avına çıkarak kendi şapka maketlerini oluşturmalarına imkân tanıyor.
Atlı Köşk’te sergilenen Konstantin Kapıdağlı’nın padişah portrelerinden esinlenen Bir Portreden Fazlası atölyesi ise, çocukları Osmanlı padişahlarının hikâyelerini keşfetmeye ve kendi yaratıcı portrelerini oluşturarak geçmişle bağ kurmaya davet ediyor.
Robotik kodlama ve dijital uygulamalarla Baselitz’in sanatını keşfetmeye yönelik etkinliklerden Ters Sanat: Müzede Küratör Olmak, katılımcıların eserleri interaktif hale getirmesine olanak tanırken, Kartlı Geçiş Sistemi atölyesi çocukların müzelerde yenilikçi çözümler üretmesini sağlıyor.
Bu program, sanatın disiplinlerarası doğasını vurgulayarak çocukları teknoloji, tarih ve yaratıcılık ekseninde yeni bakış açılarıyla buluşturmayı hedeflemektedir. Yarıyıl tatilini çocuklar için yalnızca bir eğlence değil, aynı zamanda keşif ve gelişim olanağına dönüştürmek isteyen aileleri, bu eşsiz deneyimleri paylaşmaya davet ediyoruz.
